Fransız Direnişçi Georges Blind İdamı 1944

Georges Blind, 17 Kasım 1904 yılında Belfort'ta doğdu.

Nazi Almanyasının Fransayı işgalinden sonra 1941 yılında, Ferrand Dirinişlerine katıldı.

Fransız direnişçi Georges Blind, 14 Ekim 1944 yılında Nazi askerleri tarafından idam ediliyor...

Aslında bu idam gerçekleşmiyor. Nazi askerleri yakaladıkları direnişçilere " Mock Execution " diye tabir edilen tamamen psikolojik işkence amaçlı, sahte idamlar uyguluyorlar. Sahte idam, Nazi askerlerinin kurbanlarını konuşturmak için sıklıkla uyguladığı bir yöntemdir.

Georges Blind, askerler ona nişan aldığı sırada onlara sadece gülümsüyor. O gün idam edilmiyor fakat toplama kampına esir olarak gönderiliyor ve Aralık 1944 yılında toplama kampında ölüyor.

olayın gerçekleştiği yer 2015

2015 yılında çekilen bir sonraki resimde, olayın gerçekleştiği yeri görebilirsiniz.

Daha Fazla

İşgal sonrası Polonya'da toplama kampına gönderilen bir kız

Nazi Almanyası 1 Eylül 1939 yılında Polonya'ya girdi ve sadece 1 ayda Polonyayı işgal etti. 1939 yılı sonuna kadar 60.000 Polonyalı öldürüldü.

Özellikle Varşova'da yoğunlukla bulunan yahudiler Ghetto diye tabir edilen Yahudi mahallelerinde yaşamaktaydılar.

Hitlerin özel fotoğrafçısı Hugo Jaeger Kutno bölgesindeki Ghetto'ya girdi ve çok özel resimler çekti. İşte bunlardan bir tanesi de Ekim 1939 yılında Hugo Jaeger'in resmini çektiği ve muhtemelen başına geleceklerden de habersiz olan bu kızdı.

Kutno Ghetto bölgesinde bir kız

Başına geleceklerden habersizdi çünkü Kutno bölgesindeki Yahudiler daha sonra toplama kamplarına götürülerek öldürüldü yada Nazi Almanya'sı için fabrikalarda çalıştırıldılar.

Hugo Jaeger, müttefiklerin 1945 yılında Almanya'ya girmesi üzerine bu fotoğraflardan dolayı savaş suçundan yargılanmamak için fotoğrafları deriyle kapladığı bir cama saklayarak Münih'te bir araziye gömdü. Resimlerin güvende olduğunu kontrol etmek için de ara ara gelerek kontrol etti.

Hugo Jaeger, saklamış olduğu resimleri 2. Dünya Savaşı bittikten 20 yıl sonra Life Dergisine sattı.

Resimlerde birçok kişi ve konu daha sonradan tanınmasına rağmen, objektife gülümseyen bu kızın kim olduğu asla bulunamadı.

Hugo Jaeger, Kutno Gettosu

Çadırlarının dışından Hitlerin özel fotoğrafçısına gülümseyen insanlar..

Hugo Jaeger, Kutno Gettosunda resim çekiyor

1940 yılına gelindiğinde artık kalacak evleri bile kalmamıştı.

Arabada yaşayan yahudiler

1942'de Naziler, Hitler'in "nihai çözümünün" bir parçası olarak Polonya Yahudilerinin tümünü ortadan kaldırma planı olan Reinhardt Operasyonuna başladı. 1942 baharında Kutno getto'sunun tamamı tasfiye edilmişti.

1939 yılında Kutno

Resimleri orijinal kaynağından okumak için tıklayınız.

Daha Fazla

B-32 Dominate Bombardıman Fabrikası Fort Worth, 1944

B-32 Dominator, II. Dünya Savaşı sırasında Birleşik Devletler Ordusu Hava Kuvvetleri için üretilen ağır bir bombardıman uçağıydı ve II. Dünya Savaşı sırasında savaşa giren son Müttefik uçak olma ayrıcalığına sahipti.

Savaşa giren son müttefik uçağı olmuştur. Boeing B-29 Superfortress'in başarısız olması durumuna karşı yan proje olarak geliştirilmiştir. Savaşa 1945 yazında ancak ulaşmıştır, Japon hedeflerine karşı sınırlı süreyle savaşmıştır.

VJ-Day'ın ardından, geriye kalan B-32 uçakları depolama için Birleşik Devletler'e geri gönderildi. Konsolide fabrikalardaki uçabilen uçaklar Arizona'daki Kingman Army Airfield, Arkansas'da Walnut Ridge ve Tucson'da Davis-Monthan'da hurda sahalarına doğrudan uçakla gönderildi. 1947'de, imha merkezlerine gönderilen B-32 uçaklarından çoğu hurdaya atıldı. En son kalan B-32, 1949 yazında çöpe atıldı.

Daha Fazla

Avrupa Savaş Haritası 1870

1870 tarihinde Paol Hadol tarafından çizilen bu haritanın başlığı : "Fransızların Gözünden Avrupa'nın En Son Savaş Haritası."

Resmin alt tarafında yazan yazının Türkçesi;

Britanya, Rage dolu İrlanda'yı neredeyse unutuyor.

İspanya, sigara içiyor ve  fakir Portekiz'e yaslanıyor.

Fransa, bir elini Hollanda'ya, diğeri ise Avusturya'ya uzanan işgalci Prusya ile savaşıyor.

İtalya Bismark'a, "Ayağını kaldır" diyor.

Küçük bir şakacı olan Korsika ve Sardunya her şeyi güldürüyor.

Danimarka, Holstein 'da ayaklarını kaybetti ve tekrar onları geri almak istiyor.

Avrupa'daki Türkiye esneyerek ve uyanıyor.

Asya'daki Türkiye nargile içiyor.

Ve Rusya sepetinin dolmasını bekleyen bir çöpçüye benziyor.

Daha Fazla

İranlı Kadınlar Devrim Sonrası Başörtüsünü Protesto Ediyor

İran'da devrim sonrası 8 Mart 1979'da Dünya Kadınlar Gününde toplanan yaklaşık 100.000 kadın, bundan sonra dışarıda gezerken başörtüsü takmanın zorunlu olmasını protesto ediyor.


İran İslam Cumhuriyeti'nde Ayetullah Humeyni, devrim sonrası kadınların sahip olduğu birçok hakkı iptal etti yada azalttı.İran İslam Cumhuriyeti'nin kurulduğu aylarda 1967 Aile Koruma Kanunu yürürlükten kaldırıldı. Bundan sonra kadın memurların İslami kıyafet kurallarına uymaları gerekiyordu. Kadınların hakim olmaları yasaklandı. Plajlar yasaklandı. Kızların evlenme yaşı 9'a indirildi (daha sonra 13'e yükseltildi); Evli kadınların da düzenli okullara katılmaları yasaklandı.

İran'lı Kadınlar Devrim Sonrası Başörtüsünü Protesto Ediyor 1979

Devrim sonrası kadın ve erkeklerin; okul, toplu taşıma gibi bir arada bulunduğu yerler ayrıldı.

Günümüzde İranlı kadınlar, çador yada roopoosh giyerek kapanmaktadırlar. Çador, baş kısmından ayak kısmına kadar kapatan siyah renkli bir çarşavdır. Roopoosh, başörtüsüne benzer ve peçe içerir. Fakat artık çador kullanımı da mecburi değildir. Daha çok dini törenlerde giyilmektedir.

Eğer giyinme İslami kurallara göre olmaz ise, "Bad Hijab" denilen ceza uygulanarak 70 kırbaç vurulur yada 60 gün hapis cezası verilir.

Ocak 1979'da, devrim yanlıları ve karşıtları arasında şiddetli çatışmalar çıkması, İran Şahını yurt dışına kaçmaya zorladı.  11 Aralık 1979'da, Şahın kaçışı sırasında korumaları, gelecek saldırılara karşı Tebriz'de genel merkezi korumaya aldı.

İran Devrimi 1979

1980 ve 1988 yılları arasında yaşanmış İran-Irak savaşında Abadan'da, İran için savaşan bir kadın, Şubat 1983

İran Devrimi

Daha Fazla

Ölüme Terk Edilmiş Moğol Kadın 1913

Bu fotoğraf Temmuz 1913 yılında Fransız fotoğrafçı Albert Kahn tarafından çekilmiştir. Albert Kahn, öncülüğünü Lumière kardeşlerin ettiği renkli fotoğraf tekniği ile resim çeken milyoner bir bankacıydı.

Egzotik ülkelerle yaptığı yolculuk sırasında Albert Kahn, Moğolistan'ı ziyareti sırasında, ahşap bir sandık içinde açlıktan ölüme terk edilen ve yavaş yavaş ölmesi beklenen bu Moğol kadının fotoğrafını çekti. Kadın sandığın içine ilk konulduğunda yerdeki kaselerde su ve yiyecek bulunuyordu.  Fotoğrafçı, ölüme terk edilen bu kişiyi orada bıraktı ve herhangi bir müdahalede bulunmadı. Çünkü bu işlem antropologların başka bir kültür yasasına ve düzen sistemine müdahale etmeye yönelik birincil direktifine aykırıydı.

Fotoğraf ilk olarak National Geographic'in 1922 sayısında "Moğolistan'lı suçlu, kutunun içinde" başlığı altında yayınlandı. Kadının oraya konulmasındaki neden ise zina etmesiydi.

Kutunun sol üst köşesindeki Nazi Sembolü (swastika ) ise gerçekten ilginç...

Daha Fazla

Hillsborough Faciası 1

Hillsborough Faciası

1989 yılında İngiltere'de Hillsborough Stadyumunda Liverpool ve Nottingham Forest arasında oynanan FA kupası yarı final mücadelesi sırasında gerçekleşmiştir. İzdiham sonucu 96 kişi ölmüş, 766 kişi de yaralanmıştır.

Üstte resimde en sağda görünen (kot gömlek giyen) şahıs, olaylar sırasında sahada bulunan bir doktor tarafından kurtarıldı ve 20 yılını bir rehabilitasyon merkezinde geçirdi. Çitin tam ortasında eli görünen fakat vücudu görünmeyen kişi Andrew Mark Brookes, ölen 96 kişi arasındaydı.

Futbol tarihinin en ölümcül kazalarından olan Hillsborough Faciası sonucu, İngiltere Liginde sahalarda bulunan çitlerin kaldırılması gibi birçok karar alındı.

Hillsborough Faciası 2

Facianın Meydana Gelişi;

Maç başlamış olmasına rağmen stadyuma giriş yapamamış Liverpool taraftarları dış kapılara baskı yapıyordu. Kapıya hücum eden taraftarlar ezilme tehlikesi yaşayınca, duruma müdahale etme gereği duyan polis, turnikesi olmayan girişleri de açarak insanları stadyuma almaya çalıştı. Hızla stada giriş yapan taraftarlar Lepping Lane'in tribüne açılan dar tünellerinden geçerek üst ve alt bölümlerine yığılmaya başlayınca; önceden girmiş olan ve öne doğru baskı yiyen bazı taraftarlar balkonlardan aşağı düşmeye, alt taraftakiler ise sahayı bölen kafeslere sıkışarak ezilmeye başladılar. Tüm bunlar olurken arkadan gelenlerin ön taraftaki izleyicilerin yaşadıklarından haberleri yoktu, maç ise oynanmaya devam ediyordu. Sıkışan bazı taraftarlar can havliyle kafeslere tırmanmaya, bazıları ise ezilmemek için zorlayarak patlattıkları bir kafesin aralığından sahaya girmeye çalışıyorlardı.

Hillsborough Faciası 3

İnsanların feryatlar içinde sahaya girmesiyle durumu anlayan hakem maçı durdurdu ve görevliler hızla yardıma koşmaya başladı. Ancak, birçok taraftar için çok geç kalınmıştı. Sahanın içi yere serilenler, nefes almak için çırpınanlar, yakınlarını arayanlar ve kırılan vücut organları ile kaplanmıştı. Sağlık ekipleri de polis gücü de olayın kötü sonuçlarını engellemedi.

Maç sırasında meydana gelen olayların canlı görüntüleri;

Daha Fazla

Tank Mürettabatı İçin Koruyucu Maske 1918

Resimde Fransız tank topçusu tarafından giyilen maske, mürettebatın dışarı bakarken yüzünü şarapnel parçalarından koruması için yapılmıştır. Deriden yapılan bu maskede, gözlerin bulunduğu alan demirle kapatılmıştır. Aşağı doğru uzanan zincirle de yüzün korunması amaçlanmıştır. Kaskın üzerindeki işaretten "Adrian Helmet" model askeri kask olduğu anlaşılmaktadır.

Aşağıda resimdeki maske İngiltere'de British Moseum'da sergilenmektedir.

Tank Mürettabatı İçin Koruyucu Maske British Moseum

Daha Fazla

Savaş Esnasında Yavru Kediyi Besleyen Asker 1952

Kore Savaşı'nın ortasında yetim kalan bu kedi neyse ki, Deniz Çavuşu Frank Praytor'un eline geçti. Henüz iki haftalık kediyi aldı ve beslemeye başladı. Kediye Bayan Hap ( Miss Hap ) ismini verdi.

Praytor, fotoğrafta  tabancası kalçasına kılıflanmış ve kaskı dizinin üzerinde durarak kum torbalarına yaslanmış halde görülüyor. Sol elinde bir yavru kedi tutuyor ve bir damlalık yardımıyla özenle bakıyor.

Resim renklendirilmiş hali;

Marine and the kitten 1952 colored version

Daha Fazla

File montelenmiş makineli silah 1914

Filler, eskiden beri savaşlarda kullanılıyordu, ancak 15. yüzyılda barut savaşının başlamasıyla birlikte filler içinde durum değişmeye başladı. Savaş filleri genelde hattın ortasında konuşlandırıldı. Savaş alanının dışında ise ağır malzeme taşımaları içim kullanılmaya başlandı.

Resim gördüğünüz Colt M1895 model silah Sri Lanka'dan getirilmiş bir filin üzerine monte edilmiş. Aslında bu silah bu şekilde kullanılmadı. Zaten kullanılması da imkansızdı. Çünkü silah ve filin kulağının arasında çok yakın bir mesafe var. Resmin sadece poz verilmek için çekildiği tahmin ediliyor.

Silah, John Potes Browning'in geliştirdiğği  "Potato Digger" lakaplı M1895 Colt-Browning makineli tüfektir. 1890 yılında geliştirilen silah, kemer beslemeli, hava soğutmalı, gazla çalıştırılan bir makineli tüfekti. Hava soğutmalı olduğu için su soğutma sistemine ihtiyaç duyulmadı. Silah orta derecede başarılıydı, fakat olağanüstü değildi.

Daha Fazla

Berlin 1945

Brandenburg Kapısı'nın ötesinde uzanan bölge 2. Dünya Savaşı sonrası yaklaşık 40 yıl boyunca Sovyetler tarafından kontrol edildi.

Savaş sonrası Berlin

Savaştan sonra Berlin, kıyamet sonrası bir dünya gibiydi. Avrupa'nın en büyük ve en modern şehirlerinden biri adeta bir harabeye dönmüştü. Her yerde moloz yığınları vardı. Schlüter, Knobelsdorf, Schadow ve Schinkel gibi şehirlerdeki bütün mimari yapılar yok edildi. Saraylar, müzeler, kiliseler, anıtlar ve kültürel alanlar bombalara kurban gitti.

Savaş sonrası Berlin 1945

Şehir, 1940 ve 1945 yılları arasında RAF Bombardıman Komutanlığı, 1943-1945 yılları arasında USAAF Sekizinci Hava Kuvvetleri ve 1944-1945 yılları arasında Fransız Hava Kuvvetleri tarafından bombalandı. Kızıl Ordu Hava Kuvvetleri uçakları, özellikle 1945 yılında Sovyet kuvvetleri şehre girince saldırılara başladı.

Berlin'de Reichstag harabesi 3-Haziran 1945

İngiliz bombardıman uçakları 45.517 ton,  Amerikalılar 23.000 ton bomba attı. Şehrin, yaklaşık üçte biri ve 600.000 daire yıkıldı. Hava saldırıları sonrası Berlin'de ölenlerin sayısı  20.000'den 50.000'e yükseldi.

Berlin; İngiltere, Amerika ve Rusya tarafından 363 kere havadan bombalandı

II. Dünya Savaşı sonrası Berlin'in yeniden inşası;

Sovyetler (ilk işgal gücü olan) Berlin'e vardığında, hava saldırıları ve sokak savaşlarıyla harap olan bir şehirle karşılaştılar. Bu durumur Geisterstadt  yani Hayalet Kasaba olarak tanımlandı. Sovyet tahminlerine göre, şehri temizleme ve yeniden inşa etme işlemi 12 yıl sürecekdi. 29 Mayıs'ta, 15-65 yaşları arasındaki tüm kadınlar Trümmerfrauen (moloz kadınlar) yani temizlik işçisi  olarak seçildi ve yaklaşık 60.000 kadın Berlin'i yeniden inşa etmek için çalıştı.

Tanklar Berlin sokaklarında

Berlinlilerin karşı karşıya kaldıkları en büyük sorun açlık tehdidiydi. Savaş zamanı Alman rasyon kartları artık geçerli değildi. Arta kalan rasyonlar ya Rus askerlerini beslemek için kullanıldı ya da aç Almanlar tarafından çalındı.

Berlin'de sokak savaşları

15 Mayıs'ta Ruslar beş kademeli yeni rasyon-kart sistemi tanıttı: En yüksek katman entelektüeller ve sanatçılar için, İkinci derece için şehir temizleyici kadınlar ve Schwerarbeiter (el işçileri) ve Friedhofskarte (mezarlık bileti) lakaplı en düşük kart ev hanımı ve yaşlılara verildi.

Savaş sonrası Berlin

Daha Fazla

Rus Askerleri Klor Gazı için Tüpler Hazırlıyor

Resimdeki askerler Birinci Dünya Savaşı'ndaki Rus Beşinci Ordusu'nun bir parçasıdır. Ilukste bölgesinde (bugünkü Letonya) Alman mevzilerine karşı kimyasal saldırı hazırlıyorlar.

Klor gazı ilk kez 1915 yılında Alman Ordusu tarafından tanıtıldı. Daha sonra bir Alman bilim adamı tarafından, Alman kimya şirketi IG Farben ile birlikte, Berlin'de Kaiser Wilhelm Enstitüsü'nden Nobel ödüllü Fritz Haber bu gazın gelişimine öncülük etti.

Askerler tarafından tarif edildiğine göre, biber ile ananas karışımı olarak farklı bir kokusu ve metalik bir tadı vardı. Klor, akciğerlerin mukozasında su ile reaksiyona girerek öldürücü olabilecek bir tahriş edici olan hidroklorik asit oluşturuyordu.

Gazın öldürücü etkisinden kurtulmak için içinde kömür bulunan özel bir gaz maskesi takmak gerekiyordu.

Zehirli Gaz Düşman Mevkisine Nasıl Atılıyordu?

Gazın seri olarak iletilmesi için kullanılan ilk sistem, düşmanın siperlerine taşınacak şekilde uygun bir rüzgar içinde gaz silindirlerini göndermekti. Bu yöntemin en büyük avantajı nispeten basit olması ve uygun atmosferik koşullarda, gaz maskesi savunmalarını ezme kapasitesine sahip konsantre bir bulut ortaya koyması idi. Fakat silindirlerin bırakılmasının dezavantajları da çoktur. En başta gazın gideceği yön rüzgarın merhametindendir.

Fritz Haber'in ölümcül bir silah olarak klor kullanımını icat ettikten sonra eşi Clara Immerwahr'ın bu yüzden intihar ettiği iddia edilmiştir.

Daha Fazla

Nonant le Pin Esir Kampı 1944

Resimde görülen Alman askerleri, Falaise Pocket ( Falaise Cebi Muharebesi ) sonrası esir düşen askerlerdir. 21 Ağustos 1944 akşamı esir kampı kilitlendi ve içeriye yaklaşık 50.000 asker sıkıştırıldı. Bu esirlerden bazıları kaçmayı başardı bazıları ise orada öldü.

Bu tip fotoğraflar savaşta Alman Ordusunun insani ve daha gerçekçi tarafını gösteriyor. Hemen hemen tüm teslim / savaş esir fotoğraflarında, Alman Ordusu baygın gibi, saçları uzamış, sıska, uykusuz , üniformalar berbat haldedir. Askerlerin bu hale gelmesinin sebebi esir kampları değildi. Aksine savaş meydanında esir alındıklarında bu haldelerdi.

Esir kampında muhafız askerler bir jipte kamp etrafında dolaşır ve sık sık "Halt!" ( dur! ) Diye bağırırlardı. Askerler vurulduğunda kaçan izlenimi vermek için silahlarını ateş ederlerdi.

Nonant le Pin Esir Kampı

Resimde Falaise Cebi savaşı sonrası yakalanmış on binlerce savaş esirinden bir kısmı görünmektedir.

Daha Fazla

D-Day Operasyonu 1944

Bu fotoğraf Normandiya sahil şeridi kurulduktan üç gün sonra, 9 Haziran 1944'de Omaha sahilinde çekildi. D-Day, Amerika Birleşik Devletleri Silahlı Kuvvetlerince askeri harekatın başlangıç günü anlamıyla kullanılmış olan terimdir. Ancak Normandiya Çıkarması'ndan kullanıldıktan sonra 6 Haziran 1944 tarihi ile özdeşleştirildi ve sonraki askeri harekatın başlangıç günü için kullanılmaktan kaçınıldı.

D-Day operasyonunun bir diğer ismi Overlord Operasyonu'dur. Operasyonun amacı, II. Dünya Savaşı'nda Almanya tarafından işgal edilmiş Batı Avrupa'nın kurtulmasını sağlamaktır. Tarihin en büyük deniz savaşlarından biri olan operasyonda 1.200 uçakla havadan, 5.000'den fazla gemiyle denizden saldırıldı. Karadan 160.000 asker ve denizde 195.700 asker bulunuyordu.

For english click D-Day Operation

Daha Fazla

Şangay Savaşı 1937 - Japon Özel Deniz Kuvvetleri, Kimsayal saldırı sırasında gaz maskesi ve özel kıyafatleriyle.

1937 yılında Japon Deniz Kuvvetleri Şangay'ın kuzey ve güneyine indi. Bu resim şehrin kuzeyindeki Jiangsu sahilinde çekilmiş olabilir. Kimyasal silahların uluslararası yasalar tarafından yasaklanmış olmasına rağmen; Japon İmparatorluk Ordusu, Çin'e karşı savaş sırasında sıklıkla kimyasal silah kullandı. Görüntü açısından, bu fotoğraf Birinci Dünya Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı'nın mükemmel bir karışımı diyebiliriz. 1. Dünya Savaşı'nda kimyasal gazlar sıklıkla kullanılmıştır.

Almanya, Amerika ve İngiltere gibi diğer ülkeler savaş sırasında kendi kimyasal ve biyolojik silah programlarını korudular. Mussolini'nin İtalya'sı Etiyopya'da 1935'te hardal gazı kullandı. Ancak misilleme korkusu, büyük güçlerin kimyasal ya da biyolojik silahları birbirine karşı kullanmasını engelledi. Fakat Japonya İmparatorluğunun böyle bir korkusu yoktu. Çünkü Japonya'ya göre geri kalmış Çin'in, Kitle İmha Silahları ve büyük çapta misilleme araçları yoktu.

Şangay Savaşı, İkinci Çin-Japon Savaşı'nın en büyük ve kanlı savaşlarından birisidr. Toplamda 1 milyon insanın katıldığı savaş 3 ay sürdü ve her iki tarafa da yaklaşık 300.000 kişi öldü. Japonlar, Şanghay'ı son derece kısa sürede almayı öngörüyorlardı ancak Çinli milliyetçiler, alt ekipman ve eğitimlere rağmen onları orada üç ay ertelediler.  Japonya  zafer sonrası şehre yürüdü. Ordu şehre girince Çin sivillerine karşı geniş çaplı saldırılar düzenlediler.

Daha Fazla

Gaz Maskeli Alman Suvarisi Mızrağı ile Devriye Geziyor 1918

Resim çelik bir mızrak taşırken cephe çizgilerinin arkasında devriye gezen bir Alman süvari askerini göstermektedir. Alman mızrakları, haddelenmiş çelikten yapılmış içi boş borulardır, 3.2 metre uzunluğunda ve üç bölüm halinde birleştirililmiştir. Yaklaşık 1,6 kg ağırlığında olan bu mızrakların tam ortasında bulunan deri kaplamalı yerden tutulduğunda dengeli bir şekilde elde duruyordu. Savaş alanında zırhlı birliklerin giremediği bölgelere bu mızrak kullanan atlı süvariler giriyordu. Ayrıca yaralı askerlere bu birlikler; yiyecek, su, mühimmat ve tıbbi malzeme taşıyordu.

Gaz Maskesi Takan Mızraklı Alman Suvarileri

Bu birlikler 1. Dünya savaşı sırasında çok az kullanıldı. Fakat sadece atlar değil, 1. Dünya savaşında katır, köpek, güvercin gibi birçok hayvan kullanıldı. Bu hayvanlar zehirli gazlara karşı savunmasızlardı ve bunun da önlenmesi gerekiyordu. Bu yüzden atlar ağızlarının üzerinden gaz maskeleriyle kapatıldı ve fosgen gibi zehirli gazlardan etkilenmesi önlendi. Fakat bu hayvanların gözleri klor ve vesikasyon gazlarının etkilerine karşı savunmasızdı.

İki Alman Askeri ve Katır Gaz Maskesi Takıyor 1916

1. Dünya Savaşı sırasında İngiltere milyonlarca atı bu amaçla yurt dışına gönderdi fakat sadece 62.000 at geri dönebildi. Savaş sadece insanları değil hayvanları da büyük ölçüde etkilemişti.

Daha Fazla

Grief 1942 Kırım

Polonya doğumlu Dmitri Baltermants, matematik öğretmeni olmayı planlamıştı fakat 2. Dünya savaşı sırasında çektiği fotoğraflarla ismini duyurdu.

Dmitri Baltermants - Almanya 1945

4 Temmuz 1943'te, tarihteki en büyük tank savaşında yaklaşık 6,000 Alman ve Rus tankı Kursk'ta çarpıştı. Ruslar, T-34 tankları ile, Alman teknolojisini bozguna uğrattı.

II. Dünya Savaşı 1943

Dmitri Baltermants resmi bir Kremlin fotoğrafçısıydı ve günlük yayınlanan Izvestia Gazetesi için çalışıyordu. Ayrıca popüler dergi Ogonyok'un resim editörlüğünü yapıyordu.

Almanya 1945

İkinci Dünya Savaşı sırasında Baltermants, Stalingrad savaşını ve Kızıl Ordu'nun Rusya ve Ukrayna'daki savaşlarını ele aldı.

Berlin 1945

2. Dünya Savaşı sırasında Kızıl Ordu'yu kuşatan diğer fotoğrafçılar gibi, Baltermants'ın fotoğraflarının birçoğu Sovyet yetkilileri tarafından sansürlendi. Bu yüzden fotoğrafları 1960'lı yıllardan sonra kamuya açılmıştır.

2. Dünya Savaşı 1943

Çalışmaları Batıda büyük ilgi gördü. Özellikle "Grief" isimli fotoğrafı büyük etki yarattı.

Almanya 1945 - Rus Askerleri Piyano Çalıyor

Daha Fazla

Tank Adam

5 Haziran 1989 sabahı, fotoğrafçı Jeff Widener, Beijing Hotel'in altıncı katında bir balkona oturuyordu. Tiananmen Meydanı Katliamından bir gün sonra, Çin birlikleri, meydanın üzerinde kamp yapan demokrasi yanlısı göstericilere saldırdı. Bunun üzerine ABD' li haber ajansı Associated Press, olayı belgelemek için Widener'i göndermişti.

Bu resmi daha etkileyici yapan şey, askeri darbeden bir gün sonra gerçekleşmesidir. Bu adam, orada herkes gibi, neler olduğunu biliyordu. Ordunun sivilleri öldürdüğünü biliyordu; ancak alışveriş çantasıyla, beyaz tişört ve siyah pantolon ile sanki her zamanki gibi oradaydı.

Tank Adam 2

Olayları belgeleyen / anlatan bir kitaba göre, alışveriş çantasını kullanarak tanklara doğru hareket etti. Tanklar onu engellemeye çalıştı fakat adam pes etmedi ve sonunda en öndeki tank motorunu durdurmak zorunda kaldı. Tank Adam (bugüne kadar kimliğini bilmiyoruz) tanka çıktı ve askerlerden biriyle sohbet etti. Görüşmeden sonra adam tanktan indi ve tanklar motorlarını yeniden  çalıştırdı.

Tank Adam'ın küresel bir kahraman haline gelmesinden 26 yılı aşkın bir süre sonra, hala bu adamın kim olduğunu ve onun başına ne geldiğini bilmiyoruz.

Daha Fazla