Stalin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Stalin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Nisan 2018 Çarşamba

A Soviet School Book for Learning English.

A Soviet school book for learning English.


Lesson 31.

WE LOVE OUR MOTHER COUNTRY

We are Soviet children. We live in the Soviet Union. The Soviet Union is a great country.

The Soviet Union is our Mother country.

We love our Great Mother country.

We love our Great Leader Comrade Stalin!

Long live the Soviet Union!
Long live Great Leader Comrade Stalin!


28 Ağustos 2017 Pazartesi

Devrim Önce Kendi Çocuklarını Yer - Troçki

Troçki

Tarihte bugün 28 Ağustos 1940, Kızıl Ordu kurucusu Lev Troçki, Stalin'in emriyle öldürüldü.

"Devrim önce kendi evlatlarını yer" sözüne örnek bir hayat hikayesi...

Son Rus Çar'ı 2. Nikolay 1917 Rus Devrimi ile tahttan indirilip ardından infaz ettirilmişti. Lev Troçki, Rus Devrimi'nin önde gelen isimlerindendir. Kendisi Kızıl Ordu'nun kurucusu olarak kabul edilir.

Trotsky, Sovyetler Birliği'nin kurulmasında, ihtilal sonrası iç isyanların ve ayaklanmaların bastırılmasında birinci derecede rol oynadı. Lenin'in ardından Sovyetlerin ikinci adamı oldu. Lenin'in 1924 yılındaki ölümünden sonra partinin elinde tüm yetkileri toplamaya başlamış olan Stalin ile iktidar mücadelesine girişti ve kaybetti.

Bolşevik Parti'ye karşı bir işçi ayaklanması örgütlenmesi ve işçi sınıfı iktidarına karşı silahlı ayaklanmayı teşvik etme suçlarıyla suçlandı ve ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.

1929-1933 yılları arasında İstanbul Büyükada'da yaşamaya başladı.  İstanbul Büyükada'da bulunduğu süre içinde, kitaplarını yayımlamasına da izin verildi. Kaldığı yer çok sıkı güvenlik önlemleriyle korundu.

20 Şubat 1932'de Stalin tarafından Sovyet vatandaşlığından atıldığında İstanbul'daydı.

17 Temmuz 1933’te aldığı vizeyle İstanbul'dan ayrılarak Fransa'ya giden Troçki burada 2 yıl kaldı ve sınırdışı edildi. Akabinde Norveç'e gittiyse de burada da 2 yıl kaldıktan sonra terk etmek zorunda kaldı. 9 Ocak 1937'de Meksika'ya sığındı ve buraya yerleşti.

1940 yılında NKVD ajanı olan Ramón Mercader, Stalinist bir İspanyol gazeteci kılığında, röportaj yapmak bahanesiyle Troçki'nin kaldığı eve gitti. Fırsat bulunca başına kazmayla vurarak Troçki'yi ağır şekilde yaraladı. Aldığı yaranın etkisiyle Troçki ertesi gün öldü.

Cinayetten kısa bir süre sonra Joseph Stalin, Mercader'in annesi Caridad'a operasyondaki payı için Lenin Nişanı vermiştir. 1961'de Sovyetler Birliği'ne taşınan Mercader, dönemin KGB başkanı Alexander Shelepin tarafından Sovyetler Birliği Kahramanı madalyası almıştır. ( Fotoğraf Marina Amaral tarafından renklendirilmiştir )


4 Ağustos 2017 Cuma

Stalin'in Oğlu Yakov Hitlerin Esiri

Stalin'in oğlu Almanlar tarafından yakalanıyor 1941

Stalin'in oğlu Yakov Dzhugashvili Almanlar tarafından yakalanıyor 1941


Yakov, Stalin'in dört çocuğundan en büyük olanıydı. Babası ile çok fazla bir araya gelemediler.


Kızıl Ordu'da üsteğmen olarak görev yapan Yakov, Yahudi bir dansçı olan Yulia Meltzer ile evlendiği için Stalin ile araları iyi değildir. 

Yakov esir düşüyor

Nazilerin Sovyetlere savaş açmasıyla birlikte, 1941 yılında Smolensk Muharebesi'de Naziler tarafından esir olarak ele geçirildi.


Oğlu Yakov'un Nazilere esir düştüğünü öğrenen Stalin, Nazilerin kendisine gönderdiği oğlunun resmine bakarak " Aptal, kendini vurmayı bile beceremedi " diye serzenişte bulunur.


Sovyetler Birliği lideri Stalin'in oğlu, düşmanları Nazilerin eline esir olarak düşmüştü ve Naziler bu durumdan faydalanmaya çalıyorlardı. Hitler, Yakov'a babası aleyhine konuşması, basında ve medyada Stalin'i aşağılaması durumunda kendisine zarar verilmeyeceğini vadetti. Hatta kendisine para ve mülk teklif edildi. Hitler'in bundan kastı Kızıl Ordu'da savaşanları caydırmaktı. Ancak Yakov'u ikna etmeyi başaramadı.


Almanlar daha sonra Yakov'u Stalingrad Muharebesi'nde esir düşen Mareşal Friedrich Paulus ile takas etmek istediler. Stalin bu teklifi reddeder. Bir iddiaya göre Stalin teklifi "Bir mareşali bir teğmenle takas etmem." diyerek geri çevirir. Bazı kaynaklara göre Hitler Yakov'u esir düşen yeğeni Leo Raubal ile takas etmek ister fakat bu teklifi kabul edilmez.


Fotoğrafta gördüğünüz Alman propaganda afişinde şöyle yazmaktadır: "Kanınızı Stalin için dökmeyin! O çoktan Samara'ya kaçtı! Öz çocuğu teslim oldu! Stalin'in çocuğu bile kendi canını kurtarırken sizin kendinizi kurban etmenize gerek yok!"

Alman propagandası 1941




Resmi Alman kayıtlarına göre Yakov, Sachsenhausen Toplama Kampı'nda elektrik tellerine takılarak öldü. Bazıları öldürüldüğünü öne sürerken, bazılarıda Yakov'un bilerek tellere takılarak kampta intihar ettiğini ileri sürmüştür. En son öne sürülen bilgilere göre ise, emirlere itaat etmediği için kafasından vurulmuş ve tellerin üzerine düşmüştür. 

Yakov kampta ölüyor
                                                                                                                                         ( Cengizhan KILIÇOĞLU )

#yakov #stalin #nazi #soviet #dzhugashvili #stalingrad #war #history #tarihduragi 


30 Haziran 2017 Cuma

Head of Joseph Stalin 1956

Head of Stalin

The decapitated head of Joseph Stalin statue during the Hungarian Revolution of 1956.

The Hungarian Revolution of 1956 or the Hungarian Uprising of 1956 (Hungarian: 1956-os forradalom or 1956-os felkelés) was a nationwide revolt against the government of the Hungarian People's Republic and its Soviet-imposed policies, lasting from 23 October until 10 November 1956. Though leaderless when it first began, it was the first major threat to Soviet control since the USSR's forces drove Nazi Germany from its territory at the end of World War II.



22 Haziran 2017 Perşembe

Keke and Stalin

Stalin and Keke


Ekaterina (Keke) Geladze was born in a small Orthodox village in Georgia, at the age of 17 she married Vissarion (Beso) Dzhugashvili. Her two children died shortly after birth, and the third - Joseph - survived. After the birth of Joseph, Vissarion began to drink heavily, so Keke abandoned him. Stalin's mother was an extremely strict and cruel woman, she worked hard to give her son all the best and wanted Joseph to become a priest. But Joseph himself wanted something more ...

By all accounts, Keke was a stunning woman. A true Georgian beauty who was not afraid to be frank with her son, even while he was in power. A few years before her death in 1937, Stalin went to visit her on a rare occasion.

Keke never learned Russian so they conversed in Georgian. Stalin would ask his mother while she was so hard on him and

She replied Joseph, what exactly are you now?’

Stalin : ‘do you remember the Tsar? Well, I’m like a tsar.’

Keke : ‘You’d have done better to have been a priest,’ she said in response.

When he asked her why she had beaten him so much as a child, she shrugged and said, ‘it’s why you’ve turned out so well.’



Keke ve Stalin

Stalin ve Keke


Stalin'in annesi Ekaterina  Geladze ( Keke ), Gürcistan'ın küçük bir Ortodoks köyünde doğdu. 17 yaşında Vissarion Dzhugashvili( Beso ) ile evlendi. İlk iki çocuğu doğduktan kısa bir süre sonra ölmüş fakat üçüncü cocuğu Joseph ( Stalin ) hayatta kalmıştı. Stalin'in lakabı Gürcülerin çok fazla kullandığı Soso'ydu


Stalin doğduktan sonra babası Vissarion çok fazla içki içmeye başlamış ve bu yüzden annesi Keke ondan ayrılmıştır. Keke, aşırı derecede katı, kuralcı birisiydi. Oğlunun ileride rahip olmasını istiyordu.


Hayatı boyunca Rusça öğrenmemiş, oğlu iktidardayken bile ondan asla korkmamıştır. Seyehat etmeyi sevmediği için Moskova'ya oğlunu ziyarete hiç gitmemiştir.


Stalin çok nadir olarak annesini ziyaret etmiştir. Yine bir ziyaretinde;


Keke: Oğlum şuan tam olarak ne iş yapıyorsun?
Stalin : Çar'ı hatırlıyor musun anne? İşte şuan Çar gibiyim.
Keke : Keşke rahip olsaydın, bundan daha iyi olurdun.
Stalin : Anne beni küçükken neden dövüyordun?
Keke : Şuan seni niye dövdüğümü daha iyi anlıyorsundur...




1 Haziran 2017 Perşembe

Hitler, Stalin, Troçki, Tito ve Freud 1913 Yılı

Hitler Stalin 1913
Hitler, Stalin, Troçki, Tito ve Freud'un aynı anda 1913 yılında Avusturya Viena'da yaşadığını biliyor musunuz?

Hitler, 1913 yılında sanat akademisinde okumak için Viena'ya gelmiş fakat okul tarafından kabul edilmemişti. 1913 yılında Viena'nın 20.bölgesi olan Meldemannstraße 27'de bir yurtta kalıyor ve geçimini yaptığı resimleri satarak karşılamaya çalıyordu.

Troçki, 1913 yılında Viena'nın 19. bölgesi olan  Rodlergasse 25'te yaşıyordu. Burada Pravda gazetesinin Viena muhabirliğini yapıyor ve balkan savaşlarını rapor ediyordu. ( Troçki: Kızıl Ordu kurucusu ve komutanı, rus devriminin önde gelen ismi)

Stalin, 1913 yılında Lenin tarafından Marksizim ile ilgili araştırmalar yapmak için Viena'ya gönderildi. Viena'da bulunan Troçki'yi ziyarete gitti. Viena'nın 12. bölgesi olan  Schönbrunner Schloßstraße 30'da bir ay yaşadı. 

Tito, 1913 yılında Viena'da fabrikalarda çalıyor ve geçimini sağlıyordu. ( Tito : yugoslavya kurucusu,Nazilere karşı savaşan partizan ordularının kurucusu )

Sigmund Freud, şuan Viena'da şuan müze haline getirilmiş Berggasse 19'daki adresinde oturuyordu. ( Freud : Psikanalitik kuramın kurucusu )

20. yüzyılın en etkili isimlerinden olan bu kişiler birbirlerinden habersiz yaklaşık 5 kilometre mesafede yaşarken, ölümü ile 1. Dünya Şavaşı'nı başlatan Avusturya-Macaristan İmparatoru Arşidük Ferdinand da Viena'da yaşamaktaydı. 

Hitler ve Troçki vakit geçirmek için Viena'nın en ünlü kafesi olan Cafe Central'ı sürekli ziyaret ediyor ve orada takılıyorlardı. Ocak 1913'te Troçki'nin yanına gelen Stalin, sizce bu kafede Hitler ile karşılaşmış mıdır?
                                                                                                                  (Cengizhan KILIÇOĞLU)

18 Mayıs 2017 Perşembe

Kırım Tatar Türkleri Sürgün Soykırım

Kırım Türkleri Sürgün


Tarihte bugün 18 Mayıs 1944; Sovyet Rusya lideri Stalin, Kırım Tatar Türklerini Kırım Yarımadasından sürgün etti. Sürgün edilen 193.865 Kırım Tatar Türklerinin %45'i sürgünde hayatını kaybetti.

Kırım Tatar Türkü

İkinci Dünya Savaşı'nın 1941 - 1944 yılları arasında Alman işgali altında olan Kırım'da, Kırım Tatarlarının bu zaman içerisinde Almanlar ile "işbirliği" içinde olduğu gerekçe gösterilerek 1944 yılında Sovyet hükumeti tarafından toplu sürgün kararı çıkarıldı.

Kırım Tatar Sürgün


Sürgün, 18 Mayıs 1944 tarihinde tüm Kırımlı yerleşim yerlerinde başladı. Toplamda 193.865 Kırım Tatar Türkü sürgün edildi. 151.136 kişi Özbekistana, 8.597 Mari'ye, 4.286 kişi Kazakistana, geriye kalan 29,846 kişi ise Rusya'nın çeşitli bölgelerine sürgün edildi.

Kırım Türkleri Soykırımı

18 Mayıstan 10 Kasım'a kadarki süreç içerisinde Özbekistan'a sürülen Kırım Tatarlarından 10.105 kişi açlıktan ölmüştür. Resmi verilere göre yaklaşık 30.000 (% 20) kişi, bir buçuk yıl içinde sürgünde öldü. Kırım Tatar aktivistlerin verilerine göre ise nüfusun yaklaşık %46'sı bu zaman içerisinde hayatını kaybetti.


3 Mayıs 2017 Çarşamba

1 Mayıs 2017 Pazartesi

The Experiences of History Indicate That Hitler will Come and Go

The Experiences of History Indicate That Hitler will Come and Go

When the Soviet Russian occopied the Berlin, they immediately started to change street singboards and wrote Stalin's words as in the picture.

"Die Erfahrungen der Geschichte besagen, daß die Hitler kommen und gehen, aber das deutsche Volk und der deutsche Staat bleibt. "

J.Stalin

The experiences of history indicate that Hitler will come and go, but the German people and the German state will remain.
J.Stalin